SONBAHARDA
BESLENME
Sıcak bir yaz mevsimini henüz geride bıraktık. Fiziksel
aktivitenin azalıp, gündüz süresinin kısaldığı
sonbaharda kalori alımınızı yeniden düzenlemek ve kışa hazırlayıcı bir
diyet uygulamak son derece önemlidir.
Sonbaharda bağışıklık sisteminin zayıflaması, halsizlik ve
depresyonun getirdiği şekerli besinlere yönelim kaçınılmaz olarak başlar, bu da
kişinin kilo artışı ile ilgili problemler yaşamasına neden olabilir. Bu süreci
kişinin kendi açısından bir hazırlık dönemi olarak görmesi ve dengeli beslenme
ile soğuk algınlığı, kilo artışı, depresyon ve yorgunluk gibi etkenlerle savaşı
açısından verimli hale getirmesi mümkündür.
Enerji için Besinlerin Gücünden
Faydalanın
Bu dönemde gün ışığının alımının azalması ve aktivite seviyesinin
düşmesi ile birlikte; bireyler kendilerine mutluluk verecek şekerli ve unlu
mamullere yönelebilirler. Bu da vücutta artan insülin düzeylerinin de
etkisiyle, bölgesel kilo alımıyla sonuçlanır. Bu süreci tersine çevirmek için
bir diyet listesi oluşturmak, düzenli ara öğün ve ana öğün yapmak, tam tahıllı,
posa değeri yüksek, kaliteli karbonhidrat diyet yemek öğünleriyle diyetinizi
tasarımlamak, kan şekerini dengeli bir seviyede seyretmesini sağlayıp kilo
almanızı engeller.
Antioksidanların Önemi
Vücudun hücre koruma sisteminde önemli bir yere sahip olan
antioksidanları doğru miktarlarda tüketmek istiyorsak mutlaka yeterli ve
dengeli beslenmeliyiz. Bu dönemde antioksidan etkiye sahip A, C ve E
vitaminleri açısından zengin besinleri tüketmeliyiz.
Enfeksiyona karşı koruyucu olarak bilinen A vitamini balık yağı,
yumurta, havuç, brokoli ve sarı sebzelerde bulunmaktadır. Cilt bakımının
vazgeçilmezi ve antioksidan etkisi güçlü olan E vitamini fındık, ceviz ve
badem, kuru baklagiller, tahin ve sıvı yağlar da mevcuttur.
Güçlü bir antioksidan olan C vitamini bağışıklık sistemini
güçlendirir, toksinlerin atılmasını sağlar.
Maydanoz, ıspanak, yeşilbiber, portakal, mandalina, limon,
karnabahar bol miktarda C vitamini içerir. Suda eriyen vitamin olduğu için
vücutta deposu yoktur.
Bu yüzden örneğin günlük 1 kg portakal veya mandalina tüketmenize
gerek yoktur. Günde 3 porsiyon portakal veya mandalina tüketmeniz yeterlidir.
Peki, Nasıl Yapacaksınız?
Elbette ki tüm bu süreçler, yoğun iş temposu ve sosyal hayat
arasında takip etmesi zor ve karmaşık bir hal alabilir. Kalori hesaplamak,
doğru ve temiz yetiştirilmiş sebze-meyve temini; bunların besin değerinin
korunarak pişirilmesi, porsiyonlanması ve saklanması, sandığınızdan çok
vaktinizi alabilir. Konusunda uzman bir diyet yemek servisi hizmeti almak son
derece faydalı olacaktır. Diyet yemek servisinin sağlayacağı ücretsiz
diyetisyen hizmeti gibi ek imkânlardan da yararlanarak, süreci hızlıca kendi
lehinize çevirebilirsiniz. Diyetisyeninizin belirleyeceği kalori aralığı, sıvı
tüketimi ve aktivite düzeyi ile kişiselleştirilmiş diyet menüleriniz
istediğiniz saatte ve istediğiniz yerde olacaktır. Unutmayın, profesyonel
destek herkes için sayısız faydalar yaratır.
Diyetisyen danışma : 0212 2823300
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder